KİME ÇALIŞIYORSUN? KİMİ ÇALIŞTIRIYORSUN?
İSMET ÖZEL
.

Henüz modern çalışma şartları dünya piyasasına hâkim olmamışken Avrupa’nın orta kısmında yaşayan insanlar ellerinden temiz iş çıkarmakla bilinir olmuşlardı. 1871 Hıristiyan yılını takip eden zaman içinde onlara iki imparatorluğun gölgesinde Almanlar dedik. “Made in Germany” sözü İngiliz dilinde dile getirilmiş olmakla kalmaz; aynı zamanda İngilizce konuşan insanların kendi lehlerine uyarılması için söylenmiştir. Bir malın bir başka yerde değil de Almanya’da üretilmiş olması onun ihtiyacı tam yerine getireceğine ve sağlamlığına senettir. Almanlar halen ürettiklerinin kalitece üstün oluşu konusunda hassastırlar ve bu yolda uğradıkları zarara ehemmiyet vermezler.

Çalışmak kelimesi Türklerde şerefli bir mevkie ulaşmak gayesiyle göze alınan ve gösterilen bir çabayı ifade etmez. Tarih boyunca şimdiye kadar Türkler emeklerinin hakkını alarak yükselmiş değildirler. Türk tarihi hakkı yenmiş irili ufaklı insanlarla tıka basa doludur. Türk toplumunda ustaların yani üstatların maharetleri fark edilmekte gecikmez ama; Türk toplumunda sahip oldukları maharet insanlara imtiyaz kazandırmaz. Mümtaz diye bilinen kimseler kimlerdir peki? Bunlar günün şartlarını lehlerine çevirmesini bilenlerdir. Bunların hepsini fırsatçı habisler olarak çöpe atmamız şart değil; yine de millî menfaatlere husumet gösteren iktidar öbekleriyle yapılan gizli anlaşmaların güdücü rolünden haberdar olmamız gerekir.        

Hollandalılar kendisiyle iletişimden istifade edemeyecekleri kimselerle konuşmazlarmış. Bir Hollandalı karşılaştığı bir zat hakkında önce aklından şu suali geçirirmiş: “Bu kişiyle konuşmaktan bir yarar sağlayabilir miyim?” Cevap olumluysa diyalog başlarmış; ama Hollandalının kafasındaki sual şekil değiştirirmiş. Hollandalı: “Bu zatla konuşmaktan elde ettiğim yarar yüzde ellinin altında mı, üstünde mi?” Eğer beklenen yarar yarıyı geçmiyorsa Hollandalı diyalogu kesermiş. Milletlerin hususiyetleri hakkında çok şaka yapılıyor; ama hakkında şaka yapılan millet Dünya Sistemi’nin metropolü olma rolünü XVII. Hıristiyan yüzyılında İtalyan Şehir Devletlerinden devraldıysa durup düşünmek gerekir. Modern çağın başlarında Hollandalılar nakliyatta dünya birincisi idiler. Nerede ham madde ve mamul madde pazarlanabiliyorsa en çok iş yapanlar Hollanda gemileriydi. “Dünyanın Hamalları” deniyordu Hollandalılara. Onlar kara derili insanların Avrupa’dan Amerika kıtasına nakli sırasında en az zayiat veren gemileri çalıştırmakla övünürler.

Nakliyat hayal edebileceğimizden çok daha büyük kazançlar sağladı Hollandalılara. Alçak Ülke’nin insanları ne yaptı kazandıkları parayla? “Lâle çılgınlığı ”nı hatırlarsınız. Bir para piyasası ihdas etti Hollandalılar. Yani muhatabıyla ancak çıkarı varsa konuşan Felemenkler para ile bir istihdam alanı icat etmenin öncülüğünü yaptılar. İnsan emeğini piyasanın bir unsuru şekline getirdiler. Bu kadarı yeterdi. Müstemlekelerinde kendi kültürlerinin üstünlüğü fikrine kapılmadılar. Kültür emperyalizmi üzerinde güneş batmayan imparatorluk için biçilmiş bir kaftandı. Dolayısıyla Londra Dünya Sistemi’nin metropolü olma rolünü kolaylıkla üstlendi. Almanlar kendi kolonilerinden ziyade Britanya kolonilerinde günden güne zenginleşti. Britanya hâkimiyeti her şeyin değerinin parayla ölçüleceği fikrini bütün insanlara mal etti. Pax Americana’nın fütursuzluğuna acımasız Britanya hâkimiyeti yol açtı.

Bugün insanlığın tamamı yedek emek piyasasının bir unsuru halindedir. Hangi meslekten olursa olsun insanlar bir pozisyon kapma endişesiyle hareket ediyor. Dünya Sistemi ilk şeklini koruyor. Küreselleşme yapıyı örselemedi. Dünyanın itibarlı hayat tarzları var ve herkes o tarzların devamına yarayacak yerleri işgale heves ediyor. Şuna dikkat edin: Bize yeni teknologi olarak takdim edilen her vasıta samimiyetimize halel getiriyor. “İmiş gibi” yapmağı hayatının kuralı haline getirmiş insanlarla yaşamak olağan geliyor hepimize.

İsmet Özel, 23 Cemaziyelevvel 1445 (6 Aralık 2023)


İkaz: Her hakkı mahfuzdur. Bu sebeple yazının bütün olarak bu sayfadan başka bir yerde neşredilmesi yasaktır. Ancak kaynak gösterilmesi (İstiklâl Marşı Derneği internet portalinde yer aldığının ifade edilmesi) ve bu sayfaya doğrudan aktif bağlantı verilmesi şartıyla yazının kısa bir bölümü iktibas edilebilir. Eser sahibinin tayin ettiği usule bağlı kalmak suretiyle bu yazının her türlü neşri, 5846 sayılı Kanun hükümlerine tabidir.