Türkiye ülke olarak “millî bir varlık” haline gelebilirse, bütün toplum bir millet olmanın ritmine uyarsa, çözemeyeceği hiçbir mesele, başa çıkmayacağı hiçbir zorluk kalmaz; ama bu husus Türkiye’de bilhassa kaçılan bir şey. Yani Türkiye’de milletin var oluşu kavramı kendisinden en kolay uzaklaşılan ve yanına hiç yaklaşılmayan bir kavram olarak görülmekte ve siyaset bu kaçış üzerinde dönüyor. Bir şekilde dünyada kârını azamiye çıkarmak isteyen grupların sözcülüğünü yaptığın kadar Türkiye’de sözü geçen insan olabiliyorsun. Bunun tersine çevrilmesi mümkün müdür? Mümkündür. İnsanların basit birer alet olmadan yaşayabildikleri bir ekonomik yapı temin etmeleri mümkündür.
İlk işimiz şeytanlaşmaktan kurtulmak olmalıdır. İlk işimiz. Şeytanlaşmak nedir? Şeytanlaşmak kendini bir bok sanmaktır.
"Türkiye'nin varlığı, dünyada İslâmiyet'in hâla bir siyasî organizasyon ve bir askeri güç olarak mevcut olduğunun gösterilişidir.
"Türkiye Cumhuriyeti'nin ilan edildiği topraklar bütün yerküre üzerinde Müslüman iradenin
"Türkiye'de 'elhamdülillah Müslümanım' diyen insanlar, davalarını mevkilerine vasıta kılmaya tevessül etmeselerdi,
İstiklâl Marşı, İstiklâl Harbi’nden önce ve onun kazanılması için yazıldı; buna bir katkı ya da destek olmak üzere yazıldı. Yoksa işler bittikten sonra hikâye olsun diye değil.
"Ömrünü Türkiye'de tüketen insanlara vebayla kolera arasında tercih şartı getirdiler.