Gençliğe öğretmek için kurslar açıldı

Marşlar

Gençliğe öğretmek için kurslar açıldı

Millî Türk talebe birliği gençliğinin millî marşlarımızı öğrenmesini temin için Halkevi ve Konservatuvarla temas ederek İstanbul da kurslar açmıştır. Kurslardan İstanbul cihetindekiler Halkevi konferans salonunda ve konservatuvar muallimlerinden Muhittin Sadık Beyin idaresindedir. Halkevi kursları 15, 17, 18, 19 nisan günleri saat 17 ile 18,30 arasındadır. Beyoğlundaki kurslar da gene ayni gün ve ayni saatlerde Ortaköyde şehirbandosu mektebindedir ve Konservatuvar muallimlerinden Hulûsi Bey idaresindedir. Kurslara devam eden talebe 22 nisanda Darülfünun konferans salonunda toplanacaklar ve şehir bandosunun da iştirakiyle umumî bir prova yapcaklardır. Kurslara bütün gençler iştirak edebileceklerdir. Kurslarda öğretilecek marşlar şunlardır:

İSTIKLÂL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak,
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak

Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül… ne bu şiddet bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl,
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl.

KARADENIZ

Karadeniz, Karadeniz, gelen düşman değil biziz.
Yarım asır beklediğin Barbarosun hafidiyiz.
Onun sana selamı var, diyor düşmanın ne canı var.
Kovsun onu sularından orda Türk sancağı var.

Selâm sana şanlı sancak
Şerefimiz seni ancak.
Senin sayende bu millet
Ölmiyecek, yaşayacak.
Sel gibi kanlar akacak,
O kanlar düşmanı boğacak,
Bu millet namus uğrunda,
Ölecek ve yaşayacak.

GENÇLİK MARŞI

Titresin heybetle bastıkça zemin.
Arkadaşlar er meydanıdır bu.
Yadigârdır şerefli milletin.
Gençleriz biz yurdun istikbaliyiz.
Hakka gider bizim yolumuz.
Çelikten yaratıldı kolumuz
Kudretin timsaliyiz

Milliyet, 15 Nisan 1933, s.4

Abdülkerim Erdoğan - Şeyh Tâceddîn Velî

İstiklal Maârşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy, 24 Nisan 1920 tarihinde İstanbul’dan Ankara’ya gelir. Tâceddîn Dergâhı şeyhi Şeyh Tâceddin Mustafa Efendi, Mehmet Akif ve arkadaşlarının ikameti için

Hicran Göze - Mehmet Akif / Hüzünlü Bir Yolculuk; "Başımızdaki adamı kim görse inanırdı." (!)

İşte öğle ezanı da okunuyordu. 1932 senesinden beri devam eden bir mecbûriyetle tabii Türkçe olarak...

"İstiklâl Marşı okunurken ayağa kalkmayı reddederler ve İstiklâl Marşı bitince de Enternasyonal Marşı’nı söylerler."

Âkif Müslüman vatanı ve Müslüman milliyeti tanır. Bunun içindir ki Atatürk şapka inkılâbını yaptığı zaman Türk vatanını bırakmış, Müslüman vatanına kaçmıştır.

Zonguldaklı bir gencin asil heyecanı

Zonguldaklı, tanımadığım bir gençten bir mektub aldım. Bana hitab eden yazısını “Çelikel lisesinden Zeki Kandemir” diye imzalayan bu genç diyor ki:

“Zonguldakdayım. Hergün güneş gurub ederken bir manga asker, başlarında komutanları olduğu halde hükûmet konağı önünde bayrak merasimi yapıyorlar...

İSTİKLÂL MARŞI'NI DEĞİŞTİRMEK İSTEYENLER

İstiklâl Marşı milli marş olarak kabul edildikten sonra hemen her devrede, çeşitli çevreler tarafından değiştirilmek istenmiştir ve halen de istenmektedir. Bazıları “korkma” “şafak” gibi kelimelerin yersiz kullanıldığını “ezan” kelimesinin laiklikle bağdaşmadığını ve "medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” mısraının medeniyet düşmanlığı ifade ettiğini söylerken bazıları da İstiklâl Marşı'nın bütün olarak bizi temsil etmeyeceğini iddia etmektedirler.

AKİFİN MEZARI

Üniversite talebesi geçenlerde ölümünün yıldönümü münasebetile İstiklâl marşı şairi Mehmed Akifin mezarını ziyaret etmiş. Gençler, bu mezarın bir toprak yığınından ibaret olduğunu görerek müteessir olmuşlar; onun mezarına bir taş dikmeğe karar vermişler ve bunun için de bir broşür çıkarmışlardır...

GÜNÜN MEVZULARI : 23 nisan 1920

Dış ve iç düşmanların, elbirliğile yaptıkları çeşid çeşid açık ve gizli suikastlarla...

BAYRAK, İSTİKLAL MARŞI VE GENÇLİK

Bugün yeryüzünde bağımsızlığını kazanmış ve devlet haline gelebilmiş her milletin bir bayrağı vardır. O halde bayrak hür bir milleti temsil eder. Bayrak ile milli marşı ise çok yakından ilgilidir. Zira bayrağı olan her hür devletin bir de milli marşı vardır. Bu marş ki, o milletin bayrağı göndere çekilirken milli duygularını kükreten ve “İşte hürüm bayrağım göklerde dalgalanıyor” dercesine istiklâlini dünyaya haykıran milli andıdır.