"Bu ezanlar ki şahâdetleri dinin temeli"
Bir Okuyucudan: 
 
Bu ezanlar ki şahâdetleri dinin temeli
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli
 
Bu beyti okutmayanlara teessüfle başlıyorum; Cumhuriyet bayramı günü saat 20,30 da Ankara radyosunda Talât Artemel tarafından, vatan şairi Mehmet Akif’in İstiklâl şiiri okunuyordu; zevk ve heyecanla dinliyor, içimizden okuyucudan evvel mısraları takip ediyorduk.
 
Biz:
“Bu ezanlar ki şahâdetleri dinin temeli” derken; okuyucu bu beyti atlayıverince elektrik çarpmışçasına donduk, bu müthiş aksülâmel karşısında titredik, şaştık kaldık.
 
Bu efendiler kimden korktular?
Neden okutmadılar? Okumadılar?..
Bu da mı Lâyıklık? Nedir bu kasıt?.
Artık bu kadarı yeter!!..
 
Bu ezanları ecdadımız sevgili vatana ayak bastıkları günden, bugüne kadar inlettiler. Kıyamete kadar da inleyecektir; isteseniz de istemeseniz de…
 
Bu şiirin bütünü canlarını dişine takan gazilerin; kanlarını toprağa akıtan şehitlerin bu cennet yurdun timsalidir. Baştaki beyit ise bu şiirin can noktasıdır.
 
Şunu iyi bilsinler ki; daha pekçok kasıtları o büyük hakikatı örtmek içindir amma, kim bugüne kadar güneşi balçıkla sıvamıştır?
 
Teessüfler, teessüfler “ebedi yurdu” “bu ezanları” unutana, unutturanlara.
 
İhsan Hancıoğlu
 
Ehli Sünnet, 3. Cilt 73. Sayı, s. 15, 1 Aralık 1949
 
“İstiklâl Marşı marşların en büyüğüdür; ölümsüzdür..."

Çünkü en büyük hâdisenin yazdırdığı marştır, iman ve azim ordularının bütün dünyaya, bütün kâinata bu iman ve bu azmin, ebedi yankılar bırakan okuyuşudur: 

Türk vatanının sesini, Türk istiklâlinin sesini dünyaya işittirse günaha mı girer?

Birkaç sene evvel, limanımıza Amerika'lılarla dolu büyük bir seyyah vapuru gelmişti. Bu vapurun sabık bir İngiliz Amiralı olan kumandanı, İstanbul'un tanınmış simaları için bir danslı müsamere tertip etmişti.

İSTİKLÂL MARŞININ VEZNİ

Arkadaşımız Abidin Daver’in bayrak hakkında bir yazısı daha intişar etti.

"Mehmet Akif, kendinden geçmişti. Dudaklarından kendi yazdığı İstiklâl Marşı’nın mısraları dökülüyordu."

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 29 temmuz 1922 tarihli oturumunda, Erzurum Milletvekili Salih Efendi’nin Kurban Bayramını tebrik etmek üzere Batı Cephesi’ne

İstiklâl Marşı'nın güftesini de bestesini de Anadolu köylüsüne bırakalım

Bundan birkaç sene evvel, Mehmet Âkif Bey’in vatanperverâne bir şiiri Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edilmişti. Bu şiirin güzelliği ve bedi’î kıymeti hakkında söz söylemeğe lüzum görmeyiz. Mehmet Âkif Bey’in manzumesi cidden yüksek bir sânihanın eseridir ve bu eser, Büyük Millet Meclisi’nde ilk defa olarak Antalya Mebusu Hamdullah Suphi Bey tarafından inşad edilmek gibi bir hüsn-i talihe de mazhar olmuştur.

Sinemada istiklâl marşı çalınırken ayağa kalkılır mı?

Sinemalarda aktüalite filmi gösterilirken, bazan birkaç kere istiklâl marşı çalındığı oluyor. Her seferinde ehalinin yarısı ayağa kalkıyor. Kalkmıyanlara da ihtarlarda bulunanlar oluyor.

İLAHİ’DEN MARŞA

“İstiklal Marşı” sözünü bile ilk defa duyuyordum. Tekkedeki ilahilerden, okuldaki marşa gelmiştim.

İstiklâl Marşına Dair

Pek az müddet evvel İstiklâl marşımızın bir notasını Alman istemiş, bütün İzmiri üç gün alt üst etmiş uğramadığı musiki mağazası ve kütüphane kalmamış, buna rağmen İstiklâl marşımızın bir notasını bulmağa muvaffak olamamış.a