Derneğimizin Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Lütfi Özaydın’ın “Çatallı Dil Yılana Mahsus Değil, Yılmazın Da Dili Çatallı Olur” kitabı Türkçenin Kur’an-ı Kerim’den neşet etmiş bir lisan olduğunu kelimeler ve Türk hayatı üzerinden izah ediyor. “Türkçe Üzerine Mülahazalar” serlevhalı serinin üçüncü kitabı “Çatallı Dil Yılana Mahsus Değil, Yılmazın Da Dili Çatallı Olur”un arka kapağında şu satırlar yazılı:
"Varlığımız İslâm’la kaimdir ve dünyada varlığımızın ve adımızın olmasını sağlayan yegâne şey İslâm olmuştur. Bu sebeple Türkili’nin mevcudiyetini istiklâl ve istikbalini temin eden İslâm’dır. İslâm’a mesafeli durmak ancak hainlerin işidir. Vatanımız var olacaksa lisanımızın idamesi yoluyla bu olacaktır. Lisanımızın idamesi ise İslâm ve Kur’an’la irtibatımızın keyfiyetine bağlıdır; Kur’an okunmayan ve İslâm’la irtibat kurulmayan bir yer Türkiye olmayacaktır. Sıradan bir dünya devleti olması için şüheda canını vermedi. Türkiye Müslümanların son melcei ve meskenidir. Cennet uğruna kanını dökenlerin vatanı; canlar, cananlar feda edilerek var edilmiş ve muhafaza edilmiş bir yerdir."
İstiklâl Marşı Derneği Fahri Genel Başkanı Şair İsmet Özel’in OF NOT BEING A JEW kitabının vaat edilmiş tüm şiirler ve son şiirlerini ihtiva eden hitama ermiş yeni kapaklı yeni baskısı TİYO Yayıncılıktan çıktı.
İstiklal Marşı Derneği'nin hazırladığı ve TİYO’nun "Mecburi Kıraat" adlı yeni serisinin ilk kitabı olan "Ömer Seyfettin - Hikayeler" neşrolundu.
"Tarihin Türkçesi" paneli İstanbul'da yapıldı.
İstiklâl Marşı Derneği’nin yayınladığı “Çelimli Çalım” mecmuamızı üçüncü sayısı çıktı. 24 sayfa olarak hazırlanan mecmuamızda dernek üyelerimizin yazıları ve Genel Başkanımız ile yapılan "İstiklâl Harbi Bitti Diyenler Tasfiye Edilmeli!" adlı mülakat yer alıyor.
Genel Başkanımız Şair İsmet Özel’in Üç Mesele ve Zor Zamanda Konuşmak kitapları bir arada ve yeni uzun bir dibace ile“ÜÇ ZOR MESELE” adıyla neşredildi.
Genel Başkanımz Şair İsmet Özel’in Faydasız Yazılar, Bilinç Bile İlginç ve Tavşanın Randevusu kitapları birlikte Faydasız Randevu adıyla TİYO Yayıncılıktan neşroldu.
Şanlıurfa şehri Türkiye’nin bir parçası değildir; Türkiye Şanlıurfa’nın büyütülmüş bir hâlidir. Eğer dünyada Türkiye diye bir yer varsa bu, Urfa’nın 780.000 kilometrekareye çıkarılmış/büyütülmüş olmasındandır.