"Her şeyin nasıl bir yeri olduğunu anlamamız lazım. İslâm, başından beri bu topraklarda bir itikadî zenginlik olarak değil, bir güç, bir iktidar, bir imtiyaz, bir ayrıcalık, bir otorite olarak yaşadı. Her şeyi asli yerinde tanımamız lazım."
Dünyayı kendi standartlarına icbar eden bir Avrupa Medeniyeti bahis konusudur ve İstiklâl Harbi bu standartları hiçe saymak için verilmiştir.
Yani insanlar yaptıkları her şeyde “bu Türkiye için” diyebiliyorlarsa, Türkiye’nin dünyada herkesin “vay canına” diyebileceği bir ülke olmasına mani olacak hiçbir şey yok.
Türkiye'de yaşayan herkeste bütün ülkenin aynı ruhla canlı kaldığına dair bir inanç vardı.
Ne zaman sadakat gösterdin de bundan dolayı zarara uğradın? Bunu kendi hayatınızda, kendiniz söyleyin.
" 'Türkiye niçin vatan' sorusu, 'Türkiye kimin vatanı' sorusundan ayrı olarak cevaplandırılamaz.
Kendi kurtuluşunu Türkiye dışında arayan bir insanın Türkiye’nin istiklâliyle ilgilendiğini söylemek çocukça bir şeydir.