"İktidar imkânı sunmayan İslâm, hiçbir zaman cazip olmadı Türkiye'de. Zamane insanları sadece kendi istikballerini düşünüyorlar. İstikballerini de İslâm'ın bir geleceği olmadığı şartına bağlamışlar. İnsanlar gerçekten bir çıkış yolu arıyorlarsa, belki İstiklâl Marşı Derneği bulmalarına vesile olabilir. 'Bu millet bir şey yapmaya niyet etti de yapamadı mı' sorusu bizim sorumuzdur."
"Bizim ütopyamız küfr ile uzlaşmadan yaşanabileceğinin mümkün olduğunun derinden ve kesinlikle bilinmesi ve nihayet Allah'ın vaadinin gerçekleşeceğine imandır.
İslamiyet’in faidesine değil; onun istismar ve suistimaline talibiz cümlesi bariz bir metod olarak asırlardır yürürlüktedir.
Birileri kendilerini bir şekilde göstermeye çalışabilir ama siz hangi tabiattaysanız...
İşler Türklerin Türkleri itaat ettirmesiyle yürümez. Ve zaten bu bir karakter olduğu için, bu bir tarihi rol olduğu için ‘eğik boyun’la bu rolün ortaya çıkmasına imkân yoktur.
Biz duamızı “şerrin mâniayla karşılaşması, hayrın önünün açılması” yolunda yapacak keyfiyeti tutturabilirsek ondan sonrasını zaten melekler yapar.
İstiklâl Marşı Derneği, İstiklâl Marşının kabulünü sağlayan meclis ile Lozan’ın kabulünü sağlayan meclisin aynı meclis olmadığını vurguluyor.