"Ortaya Müslüman olmayan bir zıpçıktı, bir türedi-Türk çıkardıkları yetmiyormuş gibi; bir de, her kim Türk olmadığını söyledi ise, o çaresizin Müslümanlığını hem destekliyorlar hem de besliyorlar; 'Müslüman ol, Türkiyeli ol; ama Türk olma!' diyorlar. Çünkü varlığını tarihi bir rol oynamakla kazanan Türklüğün, Haçlı Seferleri çağında çıkardığı iki kanadı vardır: Biri kâfirin sözünü tutmamak, kâfirin tavsiyesini reddetmek, diğeri Türk'ün sözünü tutan kâfiri korumak, kâfire söz dinletmektir. İşte bu iki kanadı, hangi zaman ve hangi mekânda bulunursa bulunsun, taktığı zaman Türk uçar!''
“Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı” Yani senin ortaya çıkman için birileri öyle şeyler yaptılar ki, sen en azından onların yaptıklarına ihanet etme, en azından.
İstiklâl Marşı'nın bilinmesiyle Türkiye'nin bir mesafe kat edeceğini ya da yalnız mevcudiyetini muhafaza etmekle kalmayıp Türkiye dediğimiz ülkenin aynı zamanda dünyada itibar sahibi bir alan haline geleceğini söylüyoruz.
İstiklâl Marşı Türk milletinin geleceğinin karartılamayacağı konusunda hem bir vaat, hem bir teçhizat, hatta mühimmat olarak düşünülmüştür.
Türkiye’nin yaşama şartları bakımından özenilir bir yer haline gelmesi Mekke ve Medine’nin İslâm kültürüne geri dönmesinin başlangıcı olacaktı.
Kendi kurtuluşunu Türkiye dışında arayan bir insanın Türkiye’nin istiklâliyle ilgilendiğini söylemek çocukça bir şeydir.