Biz Türkler tarih dediğimiz zaman vukuatın sırasını, tertibini anlarız. Edep erkân bilmek Türklüğün şanındandır. Resmi evrakımız tarih ve numara ile ikmal olur. Kim tarihleri karıştırdıysa onu anlamayız. Kendimizin tarihleri karıştırmamız halinde meramımızı ifade edemeyiz. Sıra ve tertip gözetme mühleti kazanma gayesiyle edindiğimiz olgunluk biz Türklerin aynı zamanda felsefesidir. Hakkı müdafaada sıramız İslâm-İman-İhsan sırasıdır. Asırlar içinde ne zarar gördüysek sırayı karıştırmaktan gördük.
İstiklâl Marşı Ankara’da yazıldı; ama ilk defa Kastamonu’da Nasrullah Camii’nde okundu.
Bu ülkede yaşayan insanların birbirlerine ait olduklarını kabul etmeleri lazım.
"Türk milleti XIII. asırda doğmuştur ve bu doğumda ebeliği Yunus Emre yapmıştır.
İstiklâl Harbi’ni, “Ben bu toprakları gâvura yedirmem.” diyen bir avuç insanla kazandık.
"Dünyaya sözünü dinleten Türk yoktur, demek yanlıştır. Fakat kimdir o? Türkiye'yi elinde tutandır
"Bugün gelinen noktada anlaşılmıştır ki, Türkiye'de İslâmcılık doğrudan doğruya Amerika'nın başlattığı ve
"Şerefimizi birilerine satmak üzere 'iman sahibi' olmayı gözeten insanlardan ayrıldığımız için