Diline Doladığıdır - 186

Biz İstiklâl Marşı Derneğiyiz ve hiç kimseden emir almıyoruz. Biz Türk milletine mensup olduğumuzu söylüyoruz ve Türk milletinin, kendi başının çaresine bakması ile beraber dünyada yaşayan bütün insanların istifade edebileceği bir yol açabileceğini savunuyoruz. Biz hak ettiğimiz şeyi ele geçireceğiz ve bu bizim hak ettiğimiz şey dünyada yaşayan bütün insanların işine yarayacak. “Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklâl!” Biz Türk milleti olarak istiklâlimize kavuştuğumuz zaman Eskimolar niçin Eskimo olduklarını, Zulular niçin Zulu olduklarını, Bavyeralılar niçin Bavyeralı olduklarını ancak anlayacaklar. Bu olmadıkça yani Türk istiklâli temin edilmedikçe insanlık değil şaşkınlıktan, karanlıktan kurtulamaz. Yani cehaletten kurtulamaz, zulmetten ve zulümden kurtulamaz. Biz cahiliye devrini geride bırakmak suretiyle Müslüman olduğumuzu söylüyoruz. Bu, bütün insanlar için geçerli olan bir şeydir.

Diline Doladığıdır - 85

 "'Eğer bizi Avrupa Birliği'ne almazlarsa Kopenhag Kriterleri'ni Ankara Kriterleri yapar, yolumuza devam ederiz' demek, 'biz gâvurlaşmaktan asla caymayacağız...

Diline Doladığıdır - 160

Bir ülke -hangi ülke olursa olsun- karşılaştıkları zorlukları aşabilmek için, o zorluklarla başedebilmek için dünyada yürürlükte olan usullerden birini seçmek zorunda değildir. O usullerin üstüne çıkmış bir usul bulmak zorundadır.

Diline Doladığıdır - 71

"Ülke ve insan arasındaki irtibat yerkürenin her parçasında değişiktir ve bu ilişkilerin hiçbiri diğerine benzemez.

Diline Doladığıdır - 50

 "Türk milleti XIII. asırda doğmuştur ve bu doğumda ebeliği Yunus Emre yapmıştır.

Diline Doladığıdır - 44

 "Takip edilmesi gereken çizgi, dünyada, dünya hayatının üstünlüğünü tebarüz ettiren şeyin

Diline Doladığıdır - 58

"Osmanlılar ne Almanya ne de Fransa ile savaştılar; Haçlı ordularıyla savaştılar

Diline Doladığıdır - 17

 "Hiçbir zaman haklı bir hareketin büyük sayıda destekçisi olmayacaktır. Senin ısrarcı oluşun, senin kavi oluşun konusunda bir

Diline Doladığıdır - 111

Bizim ilk yapacağımız şey başta kendimiz olmak üzere merkezden muhite gâvurun dişini kıracak bir gıda haline gelmek.