Biz İstiklâl Marşı Derneğiyiz ve hiç kimseden emir almıyoruz. Biz Türk milletine mensup olduğumuzu söylüyoruz ve Türk milletinin, kendi başının çaresine bakması ile beraber dünyada yaşayan bütün insanların istifade edebileceği bir yol açabileceğini savunuyoruz. Biz hak ettiğimiz şeyi ele geçireceğiz ve bu bizim hak ettiğimiz şey dünyada yaşayan bütün insanların işine yarayacak. “Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklâl!” Biz Türk milleti olarak istiklâlimize kavuştuğumuz zaman Eskimolar niçin Eskimo olduklarını, Zulular niçin Zulu olduklarını, Bavyeralılar niçin Bavyeralı olduklarını ancak anlayacaklar. Bu olmadıkça yani Türk istiklâli temin edilmedikçe insanlık değil şaşkınlıktan, karanlıktan kurtulamaz. Yani cehaletten kurtulamaz, zulmetten ve zulümden kurtulamaz. Biz cahiliye devrini geride bırakmak suretiyle Müslüman olduğumuzu söylüyoruz. Bu, bütün insanlar için geçerli olan bir şeydir.
İstiklâl Marşı, milli marş olarak kabul edildikten kısa bir zaman sonra, Sakarya Meydan Muharebesinin Türklerin zaferiyle sonuçlanmasının hemen ardından, rafa kaldırıldı.
İstiklâl Marşı, Türk milletinin tarih sahnesindeki mevcudiyeti hususunda ısrar edişinin belgesidir.
İstiklâl Marşı Derneği, İstiklâl Marşının kabulünü sağlayan meclis ile Lozan’ın kabulünü sağlayan meclisin aynı meclis olmadığını vurguluyor.
"Dünya mı, Türkiye mi, hangisini feda edeceğiz? Türkiye'ye karşı dünyayı tercih etmek itikadi olarak
"Ne AB'ye uyum sürecinde kanunları değiştirilen Türkiye'nin, Türkiye olarak kalmasına ne de Türkiye olarak kaldığı müddetçe bu ülkenin AB’ye girmesine...
"Her şeyin nasıl bir yeri olduğunu anlamamız lazım. İslâm, başından beri bu topraklarda bir itikadî