Biz Mekke ve Medine’yi vatan tutmaktan aciz kalmış insanların, “Madem bunu yapamadık, hiç olmazsa canımızı kurtaralım.” endişesi ile vatanlaştırdığı bir alanı kendi alanımız kabul ettirdik. Onun için hemen Cumhuriyetin ilânı ile beraber Teşkilât-ı Esasiye Kanunu’nda, “Türkiye devletinin dini din-i İslâm’dır” hükmü yer aldı. Eğer bu işler böyle olmasaydı, bu ifade böyle zikredilmezdi. Netice itibari ile bizim bir vatanımız var, “Bu vatan bizim” diyebilmek için.
Kapitalizmin bir hasmı varsa bunun adı “Türk düzeni” olarak konabilir; sosyalizm veya komünizm olarak değil.
"Müslüman olmayan Türk olamaz; her Müslüman bir şekilde Türklükle irtibatlıdır.
İstiklâl Marşı Ankara’da yazıldı; ama ilk defa Kastamonu’da Nasrullah Camii’nde okundu.
"İstiklâl Marşı Derneği üyeleri olarak yerimizi -Rasûlullah'ın emrine uyarak,
Ama bu İstiklâl Harbi’dir kurtuluş savaşı değildir. Bağımsızlık savaşı da değildir. Çünkü burası Yunanistan, Ermenistan, Gürcistan, Kürdistan, Irak, Suriye değil. Türkiye!
1921 yılında olduğu gibi Türklerin tarih sahnesinden silinme tehlikesi bugün de var.
"Sâlih olmakla güzel olmak aynı şeydir; bizim, estetikten başka bir derdimiz yok.
"Bugün geldiğimiz noktada, İstiklâl Harbi'nin mağlupları, İstiklâl Harbi'nin kazanılmış