İstiklâl Marşı Sevr mağarasında Allah Resulü’nün Hz. Ebubekir’e hitap ettiği gibi başlar: Korkma! Yani durum aynıdır. Nasıl Allah Resulü, Ebubekir Sıddık ile mağarada mahsur kaldıysa, biz de dünya güçleri karşısında İstiklâl Marşı yazıldığı sırada mahsur idik. Onun için İstiklâl Marşı bir hadis-i şerifle başlar: “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak.” Eğer bu al sancak yoksa ne İstiklâl Marşı ne de İstiklâl Harbi vardır.
Bizim dünyada iki sistemi olan müzikten birisi olan Türk müziği elimizden alındı.
"İstiklâl Marşı'nı kendine talimat kabul eden insanlar kâfirlerin Müslümanlar için hazırladıkları tuzaktan beri olurlar.
Biz Türkler bir Sivas Kongresi toplamamış olsaydık, bir İstiklâl Harbi vermemiş olsaydık şimdi İslâm’ın arz üzerinde ancak müzelik bir kıymetinden bahis açılabilecekti.
"Türkiye, kendini seçmiş isimsizlerin inşa ettikleri bir ülkedir. Bir ülke olarak Türkiye idame edecekse, kendini seçmiş isimsizlerin
Dünyayı kendi standartlarına icbar eden bir Avrupa Medeniyeti bahis konusudur ve İstiklâl Harbi bu standartları hiçe saymak için verilmiştir.
İstiklâl Marşı, ‘eğer Müslüman vasıflarına sadık kalırsa, Türk milleti tarihten silinmeyecek’ diyor.
"Dünyaya sözünü dinleten Türk yoktur, demek yanlıştır. Fakat kimdir o? Türkiye'yi elinde tutandır